Özellikle kış aylarında güne yulaf tüketerek başlamak sağlık açısından oldukça faydalıdır. Yulaf, enerji sağlayan protein ve karbonhidratlar bakımından zengin bir besin kaynağıdır. Modern tıbbın yaptığı birçok araştırma, düzenli olarak yulaf tüketiminin hastalıklara karşı koruyucu etkisi olduğunu göstermektedir. Yulaf, bol miktarda besin lifi içerir ve sadece bir fincan yulaf, vücudun protein ve besin lifi ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılar.

Güne zinde başlamak için iyi bir alternatif olan yulaf, iç organlarımızın sağlığını korumanın yanı sıra topikal olarak da uygulanabilir. Yulafı önemli kılan, içerdiği zengin mineraller ve bileşenlerdir. Yulaf, besin yağı açısından da zengindir. Ayrıca B6 vitamini, tiamin, riboflavin, niasin ve folat içerir. Yulaf, fosfor, kalsiyum, demir, manganez, magnezyum, sodyum ve bakır gibi mineraller bakımından da zengindir. Bu mineraller sayesinde, vücut sağlığının gereksinim duyduğu birçok besin yulafta bulunur.

Yulafın sağlık açısından birçok faydası bulunmaktadır. Hem yenilerek hem de topikal olarak tüketildiğinde geniş bir yelpazede sağlık yararları sağlar. Yulaf, cilt ve deri sağlığından saç sağlığına, sinir sistemi sağlığından tiroit bezi sağlığına kadar pek çok fayda sağlar.

Yulaf, doğal bir besin olduğundan her yaşta insanın güvenle tüketebileceği bir besindir. Ancak her besinde olduğu gibi, yulafın aşırı tüketimi sindirim sisteminde bazı problemlere yol açabilir. Yulaf, hazımsızlık, şişkinlik ve gaz problemlerine neden olabilir.

Günlük ortalama 1-2 yemek kaşığı yulaf, sağlık açısından herhangi bir problem yaratmayacaktır. Yulaf, düzenli olarak tüketildiğinde cilt sağlığına, sinir sistemine ve sindirim sistemine fayda sağlar. Ayrıca kalp-damar ve kas sağlığına da olumlu etkileri bulunmaktadır.